İlk Görüşme Kötü Olduğu İçin İstismarcı Serbest Kalıyor

     
Üniversitemiz Şehit Aydın Çopur Konferans Salonu’nda Çocuk Cinsel İstismarında İlk Görüşme Teknikleri  konulu seminer verildi. Kırıkkale Üniversitesi  PDR Topluluğu tarafından düzenlenen seminerde konuşan Sakarya Üniversitesi’nden Çocuk ve Ergen Psikiyatristi  Yrd. Doç. Dr. Serhat Nasıroğlu mesleki tecrübeleri üzerinden cinsel istismar mağduru çocuklarla görüşülürken dikkat edilmesi gereken detayları öğrencilerimize anlattı.

       Bilmeden Yapılan Görüşme Çocuğa Zarar Verir

       Cinsel istismara uğrayan çocuklarla yapılan ilk görüşmenin çok önemli olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Serhat Nasıroğlu “Çocuk psikiyatrisinde cinsel istismar önemli bir kavram. Adana’da çalıştığım yıllarda haftalık ortalama 40 vaka geliyordu. Bu vakalarla ilgili görüşmeleri camlı odada yapıyorduk. Camın diğer tarafında adli tıp hocaları vardı. Biz bu görüşmeleri kamera kaydına alıp mahkemelere gönderiyorduk. Eğer bu görüşmeleri yapamayacağınıza inanıyorsanız yapmayın. Çünkü Tıp Fakülteleri’nde ilk öğretilen şey şudur: “zarar verme”. Çocukla görüşmeleri bilmeden yaparsak gerçekten çocuklara zarar veriyoruz. Bu çok büyük bir sıkıntı. Eğer yanlış görüşme yaparsanız bunu karşı taraf çok iyi kullanır ve davalar düşer. İnanın sadece görüşme kötü olduğu için istismarcı serbest kalıyor” dedi.

       Hayatının En Önemli Görüşmesini Yapıyor Olabilir

       Cinsel istismarın birey üzerinde  hayat boyu sürecek etkiler bırakabildiğini ve cinsel istismar mağduru çocukla yapılan görüşmelerde en önemli konunun çocuğun güvenini kazanabilmek olduğunu belirten Nasıroğlu     “ İster adli görüşmeler olsun, ister terapötik görüşmeler olsun bu kişi size güvenebiliyor mu? Siz bir çocuğa güven duygusu verebiliyor musunuz? Çocuğa karşı onu anladığımızı gösteren empatik kelimeler gerekiyor. İlla da “Seni anlıyorum” demeniz gerekmiyor. Çocuğu anladığınızı gösteren bir hareketiniz bile yeterli olabilir. Görüşme sırasında cep telefonumu uçak moduna alıyorum, sekretere odaya kimseyi almamasını söylüyorum. Görüşmenin asla bölünmemesi lazım. Bunlar önemli. Görüşmede çocukla olan göz temasınız sekteye uğradığı anda o güven ilişkisi bozulur. Eğer çocuk görüşme sırasında ağlarsa engel olmayın, çocuk üzerinde baskı kurmayın. Ağlamasının bizim için bir sıkıntısı yok. Belki çocuk hayatının en önemli görüşmesini yapıyor” dedi.

       En Değerli Öykü Spontane Öyküdür

       Görüşme sırasında çocuğun konuşmasına müdahale edilmemesini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Nasıroğlu ”Bir çocuk bir şeyi çok iyi bir şekilde anlatıyorsa ve di’li geçmiş zaman şeklinde anlatıyorsa bu iyi bir şey. Anlatmak istemiyorsa ve duygulu anlatıyorsa bu kötü bir şey. Cinsel istismar görüşmelerinde en değerli ve en güvenilir öykü spontane öyküdür. Çocuk bunu direk anlatır. Siz onun sözünü kesmeyin. Bırakın çocuk konuşsun. Ondan sonra soracağınız hiçbir soru çocuğun anlattığı spontane öykü kadar değerli olmayacaktır” şeklinde konuştu.

       Çocukların yaşı itibariyle bazı şeyleri  ve görüşme sırasında niye orada olduğunu bilemeyeceğini ifade eden  Yrd. Doç. Dr. Nasıroğlu “Mesela gece 9-10’da bir istismar vakası oldu. Sizi adliyeye çağırırlar, görüşme yapmanızı isterler. Adliyedesiniz savcı var, hâkim var, hukukçular var ve çocuk da orada. Çocuğa neden burada olduğunu ve buranın neresi olduğunu bilip bilmediğini doğru sorularla sormak zorundasınız. Çünkü çocuk bilmiyor olabilir. Bunu çocuğa anlatmak gerekir ve ona kızmayacağınızı mutlaka anlatın. Eğer çocukla aileden ayrı görüşme imkanımız varsa ayrı görüşelim. Bu 3 yaşındaki çocuk için de 17 yaşındaki ergen için de geçerli.  Eğer çocuk aileden ayrılmak istemiyorsa o zaman ailesinin yanında görüşürüz ve şikayet ne olursa olsun travma konuşulmadan görüşme bitmez, çocuğa o travmatik deneyimi sormalısınız “ dedi.

       Konuşmanın ardından  Kırıkkale Üniversitesi PDR Topluluğu tarafından Yrd. Doç. Dr. Serhat Nasıroğlu’na plaket verildi ve toplu fotoğraf çekimi yapıldı.