17 Mart 2023

Kırıkkale MYO'da “İstiklal ve Hilal” Konulu Konferans Yapıldı

   Kırıkkale Meslek Yüksekokulumuzda İstiklal Marşımızın kabulünün 102. yılı münasebetiyle “İstiklal ve Hilal” konulu konferans yapıldı.

   Üniversitemiz Fen Edebiyat Fakültesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Muhittin Eliaçık’ın konuşmacı olarak yer aldığı konferansa Kırıkkale MYO Müdürü Doç. Dr. Özgür Selvi,  Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Murat Gökgöz, akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimiz katıldı.

   Kırıkkale MYO öğrencilerimizin linol baskı tekniğiyle  İstiklal Marşımızı ve Mehmet Akif Ersoy’u anlattığı eserlerden oluşan Linol Baskı Dijital Sergisi’nin izlenmesi ile başlayan etkinlik Prof. Dr. Muhittin Eliaçık’ın “İstiklal ve Hilal” konulu konferansı ile devam etti.

   İstiklal Marşımızın yazılış sürecini,  ordumuza ve milletimize etkilerini anlatan Prof. Dr. Muhittin Eliaçık, “12 Mart 1921 yılında İstiklal Marşı, Milli Marşımız olarak kabul edildi. Her yıl yapılan etkinliklerle İstiklal Marşımızın mana ve önemi gençlerimize idrak ettiriliyor. İstiklal Marşımız, Milli Mücadeleye kan, can ve heyecan getirmiştir. Yazılış amacı da zaten budur. Rivayete göre İsmet İnönü bir Fransa ziyaretinde Fransız ordusunda bir marş çalındığını ve bu marşın askerlere önemli derecede tesir ettiğini görüyor. Buradan hareketle 1920 Aralık ayında  bir Milli Marş yazdırılması düşüncesi ortaya çıkıyor. Mehmet Akif, ödül olduğu için yarışmaya katılmak istemiyor. Ödül verilmeyeceği söylenince Taceddin Dergahına kapanarak manevi bir atmosferde mana cevheri, hayal mücevheri olduğu söylenen İstiklal Marşımızı yazıyor. Mehmet Akif, öncelikle elinde Celaleyn Tefsiri, dilinde söz kıvılcımından oluşan şiirleri olduğu halde Anadolu’yu düşmana karşı kenetledi ve vatanın üzerinde gezen karamsarlık bulutlarının dağılmasında büyük rol oynadı.  İstiklal Marşı, işgal edilmiş bir vatanda ordu ve milleti, canla, kanla ve imanla kenetleyip bir araya getirdi. “Yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım” dediği gibi halkı, askeri coşturup zaferin kazanılmasında mana silahı oldu.  Mehmet Akif bir söz askeridir. İstiklal Marşı da bir mana silahıdır. Tarih boyunca gerçekleşen destanlaşmış başarıları incelediğimiz zaman, bu başarıların büyük bir bölümünün söz kılıcıyla, mana silahıyla kazanıldığını görmekteyiz. Sözün ve şiirin insan üzerinde olağanüstü etkisi vardır. Moral için söz gerekir. İstiklal Marşımız gibi etkili olan manevi bir manzumenin Milli Mücadele’de nasıl büyük bir etki yaptığını buradan hareketle daha iyi anlayabiliriz” dedi.

   İstiklal Marşımızda kullanılan ve bayrağımızda yer alan hilalin Türk Milleti için önemli bir sembol olduğunu söyleyen Prof. Dr. Muhittin Eliaçık, “Hilal, baş ve sondur. Cenabı Allah hilali öyle bir yaratmıştır ki olağanüstü anlam taşır. Hicri takvimde aylar doğuş hilaliyle başlar, batış hilaliyle sona erer. Ayın ilk ve son üç günü hilaldir. On kıta olan İstiklal Marşımızın başlangıcında da sonunda da hilal vardır. Türk tarihinde önemli bir semboldür. Allah, lale ve hilal’in ebced hesabında değeri 66’dır. Hilal bu yönüyle tasavvufta ve edebiyatımızda lale gibi vahdeti, Allah’ın birliğini hatırlatır. Hilali anlamayan dini, bağımsızlığı ve vatanı anlayamaz. Ayın ilk günlerindeki doğuş hilalinin ve son günlerindeki batış hilalinin bakış yönleri de önemlidir. Sola doğru baktığında bu doğuş hilalidir. Sağa doğru baktığında ise batış hilalidir. Bayrağımızdaki hilalin yönü 1978 yılında değiştirildi. Mustafa Kemal Atatürk’ün nüfus cüzdanında hilalin yönü sola doğrudur.  Şimdi ise nüfus cüzdanlarında sağa doğrudur.  Aslında bunun üzerinde durulması lazım. Yön neyi ifade ediyor?  Sola baktığında umut, doğuş hilali demektir.  Yeni doğan bir devlette hilalin yönü nasıl olmalı? Hilalin sola bakması lazım. Hilal gökyüzünde hiçbir zaman bitmiyor. Batmasının ardından doğuyor. Hilalin, ilahi ve ilham veren böyle bir yönü var. Hilalin İstiklal Marşımızda ve bayrağımızda yer alması çok önemlidir. Hilal demek istiklal demektir. Ayın ilk üç günü görülen hilalin ayın sonunda da hilal olacağı belli. Kıyamete kadar bu hilal devam edecek.  Hilal şuuruyla olunduğu sürece bu istiklal devam edecek.  O zaman hilal şuuruyla yaşamak gerekiyor. Hilal bir semboldür ama duygu ve düşüncelerimizi dirilten ve geliştiren sembollerdir.  Sembollerle düşünerek duygu ve düşüncelerimizi güçlendirebiliriz. “Nazlı hilal” ve “Şanlı hilal” şeklinde İstiklal Marşımızda geçen ve bayrağımızda yer alan hilalin temsil ettiği manayı ve istiklal kavramının gençlerimize yeterince anlatılmadığını düşünüyorum. Yeni neslin canını verecek kadar ülkemizi sevmesi bununla sağlanabilir. İstiklal namus demektir. Vatanımıza ve değerlerimize göz dikenlere, el uzatanlara fırsat vermemek demektir. Hilal ve İstiklal kavramları bütün adaletsizliklerin köküne kibrit suyu döküyor. İnşaallah bu duygu ve düşünceler gençlerimize, yeni nesillerimize anlatılır ve eğitim sistemimizde yer alır. Göklerde hilalin hiç inmediği gibi inşallah İstiklal Marşımız da sonsuza değin bu topraklarda okunur. Dünya var oldukça doğudan batıya, kuzeyden güneye gökyüzünde her tarafta bir hilal vardır. Amerika’ya gitseniz de Japonya’ya gitseniz de yeryüzün her tarafında hilali görebilirsiniz. İstiklal Marşı’nın kabul ediliş günü de yazılış günü de hesaplarıma göre hilal gününe rastlıyor. Böyle bir tevafuk da var. Hilalin kıyamete kadar süreceğinde bir şüphe yok. Önemli olan bizim onu anlayıp istiklalimizi yaşatmamızdır. Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim”  şeklinde konuştu.

   Prof. Dr. Muhittin Eliaçık, konuşmasının sonunda dinleyicilerin sorularını cevapladı. 

   Kırıkkale MYO Müdürü Doç. Dr. Özgür Selvi,  Prof. Dr. Muhittin Eliaçık’a verdiği kıymetli bilgiler dolayısıyla teşekkür etti.

   Program, Kırıkkale MYO Müdürü Doç. Dr. Özgür Selvi ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Murat Gökgöz’ün Prof. Dr. Muhittin Eliaçık’a plaket vermesi ile sona erdi.