Cumhuriyet
teması ile Üniversitemiz ev sahipliğinde gerçekleştirilen 23. Uluslararası Kamu
Yönetimi Forumu, Hukuk Fakültesi Kocatepe Konferans Salonu’nda yapılan açılış
töreni ile başladı.
Açılış
törenine Kırıkkale Valisi Mehmet Makas, Garnizon Komutanı Tuğg. Mehmet Ali
Durmuş, Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Keskin, Rektörümüz Prof. Dr. Ersan Aslan,
İl Jandarma Komutanı J.Kd. Alb. Barış Cücen, İl Emniyet Müdür Yrd. Dr. Uğur
Gülcü, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Mehmet Başalan, Genel Sekreterimiz Dr. Öğr.
Üyesi Şevket Evci, Yahşihan Belediye Başkanı Osman Türkyılmaz, İktisadi ve
İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi Ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı ve
KAYFOR23 Düzenleme Kurulu Başkanı Prof.
Dr. Hasan Yaylı, Kamu Yönetimi ve Kent Bilimi konusunda duayen bir isim olan
Prof. Dr. Ruşen Keleş, ülkemizden ve dünyanın farklı ülkelerinden 150’den fazla
akademisyen ve uzman, dekanlarımız, yüksekokul ve meslek yüksekokulu
müdürlerimiz, akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimiz katıldı.
Saygı
Duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, KAYFOR23 Düzenleme Kurulu
Başkanı Prof. Dr. Hasan Yaylı’nın açılış konuşması ile devam etti. Prof. Dr.
Yaylı, “Kamu Yönetimi camiasını, kamu yönetiminin geleceğini tartışmak üzere
Cumhuriyet’le yaşıt şehrimiz Kırıkkale’de ağırlamaktan onur duyduğumu belirtmek
isterim. Bizler bu camianın Kırıkkale’deki temsilcileri olarak, rahmet ve
minnetle andığımız ve 2005 yılında kaybettiğimiz kıymetli hocamız Prof. Dr.
Tayfur Özşen’in girişimleriyle 2003 yılında başlatılan ve değerli hocalarımızın
katkılarıyla geleneksel hale getirilen KAYFOR’un yirmi üçüncüsünü, bu geleneği
sürdürmek üzere üstlendik. Bu yılki KAYFOR’un temasını Cumhuriyet ana teması
altında 100. Yılda Türk Kamu Yönetimi olarak belirlerken aslında, kamu yönetimi
disiplinin inceleme nesnesi olarak devlet olgusunun kabulünden hareket ettik. Zira
devlet olgusunun etrafında cereyan eden bütün meselelere yanıt vermek için
başvurulacak olan en önemli disiplinlerden biri de kamu yönetimi disiplinidir. Osmanlı
İmparatorluğu’nun son dönemlerinde gelişmeye başlayan modern kamu yönetimi,
Cumhuriyet idaresiyle taçlandırılmış ve bir asır içerisinde gelişerek ve
dönüşerek yolculuğuna devam etmiştir. Türk kamu yönetimi, gerek Türkiye
Cumhuriyeti’nin toplumsal, kültürel ve ekonomik dinamikleri, gerekse ülkenin
bulunduğu coğrafyanın ve paydaşı olduğu uluslararası platformların etkisiyle
farklı dönemlerde farklı fonksiyonlar kazanmış, kimi uygulamaları
gelenekselleşirken kimileri tamamen yok olmuştur. Cumhuriyetin ilk yıllarından
başlayarak günümüze kadar geçen 100 yıllık süreçte devlet piyasa ilişkisinin
değişen niteliği kamu yönetiminin de işlev ve örgütlenmesinde değişiklikler
ortaya çıkarmıştır. Bu değişimin ana ekseni binlerce yıllık Türk devlet
geleneğinin ana ilkeleri üzerinden devam eden bir yeniden yapılanma çabası
olarak ortaya çıkmış ve idari reform bir öncedeki dönemden kopuşu değil
sürekliliği uhdesinde barındırmıştır. Bu süreklilik, oluşturulan geleneklerin
ve evrensel yönetsel ilkelerin de korunması ve geleceğe aktarılmasını zorunlu
kılmaktadır. İdarenin en önemli ilkeleri olan düzenlilik, süreklilik ve
kanunilik gibi ilkelerin kurumsallaşması ve bir idari gelenek haline dönüşmesi
kamu hizmetlerinde nitelik ve verimliliği de artıracak önemli parametrelerdir. Nihai
amacı kamu yararını tesis etmek olan idare bu parametreleri de gözeten bir
yeniden yapılanma ve değişime ayak uydurma çabası ile geleneğine de sahip
çıkarak geleceği inşa etmesi çabası içinde olmalıdır. Cumhuriyetin ilan
edilmesiyle birlikte milletimizin birlik içinde vermiş olduğu varoluş
mücadelesi böylelikle taçlandırılmıştır. Ulusal egemenliğin, demokrasinin, ulus
bilincinin, özgür aklın, birey olmanın, fırsat eşitliğinin, insan haklarının,
çağdaş hukukun, kültür ve sanatın, akılcı ve bilimsel eğitimin, ekonomik
kalkınmanın, uygar yaşamın ve barışın güvencesi Cumhuriyet, istiklâl
mücadelemizi zafere ulaştıran birlik ve beraberlik ruhunun büyük eseri
olmuştur. Aziz bir neslin; büyük mücadeleler neticesinde kurduğu ve bizlere
armağan ettiği, binlerce yıllık devlet geleneğimiz ile harmanlanmış olan
Cumhuriyetimizin 100. yılına ulaşmanın gurur, mutluluk ve coşkusunu yaşıyoruz. “Cumhuriyet”
ana temasıyla Kırıkkale Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü ev sahipliğinde ve yerel paydaşların
katkılarıyla düzenlenen KAYFOR 23’te iki gün boyunca ikisi açılış ve kapanış
oturumları olmak üzere toplam 30 oturum düzenlenecektir. Kamu yönetimi, cumhuriyet,
yerel yönetimler, dijitalleşme, federalizm, afet yönetimi, göç, personel
yönetimi, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, siyaset, kentleşme, çevre, politik
analiz ve kültür ana başlıkları altında toplam 140 bildiri sunulacaktır. Bunlara
ek olarak Akademik metin yazma ve akademik sunum hazırlama başlıkları altında
gerçekleştirilen Akademik Gelişim Atölyelerinin başta yüksek lisans ve doktora
öğrencileri olmak üzere tüm araştırmacıların akademik gelişimleri üzerinde
önemli katkılarının olacağı muhakkaktır” dedi.
Yahşihan
Belediye Başkanı Osman Türkyılmaz, “Öncelikle kamu yönetimi disiplininin en
itibarlı organizasyonlarından biri olan Uluslararası Kamu Yönetimi Forumunun
23. Toplantısının Cumhuriyet'in 100. Yılında Kırıkkale Üniversitemizde
gerçekleştiriliyor olmasından dolayı duyduğumuz memnuniyeti dile getirerek
başlamak istiyorum. Gerek dünyada gerekse ülkemizde düzenli ve sürekli olarak
gerçekleştirilen bu gibi bilimsel toplantıların, akademik çalışmaları akademik
topluluklara ve kamuoyuna duyurmak, mesleki tanışma-kaynaşma platformları
oluşturmak ve kamu yöneticilerine yol göstermek adına ne kadar önemli olduğunun
bilincindeyiz. Cumhuriyet temalı Uluslararası Kamu Yönetimi Forumunun ilçemize
de çok yakıştığını düşünüyorum” diye konuştu.
Türkiye
Yüzyılı’nda güçlü bir kamu idaresinin çok önemli olduğunu ifade eden Rektörümüz
Prof. Dr. Ersan Aslan, “Hepiniz 23. Uluslararası Kamu Yönetimi Forumu’na hoş
geldiniz. Etkinliğimizin ilçemiz Yahşihan’a, ilimize, ülkemize ve bölgemize
faydalı olmasını temenni ederim. Cumhuriyetimizin 100. yılı, ikinci bir yüzyıla
başlayacak olmamız bizler için çok anlamlı. Hem içte hem de gönül coğrafyamızda
başladığımız Türkiye Yüzyılı’nı, paylaşılan ve kabul edilen bir yüzyılın arifesinde
yaptığımız bu toplantıyı buruk bir şekilde gerçekleştiriyoruz. Gazze’de
insanlık onurunun ayaklar altına alındığı şu günlerde özellikle kamu
yönetiminin ne kadar güçlü olması gerektiğini, bir devletin bölgesinde ve dünya
platformunda ne kadar güçlü olması gerektiğini sayın hocalarımız burada yapılan
oturumlarda en iyi şekilde anlatacaklardır. Şu anda Filistin’de yaşanan
olaylarla 100 yıl öncesinde benzerlik kurmakta ben bir beis görmüyorum. Tek bir
fark var. Şu anda Filistin’de yaşanan insanlık dramının aynısını 100 yıl
öncesinin dünya hakimleri ülkemize ve milletimize yaşatmak istediler. Ancak bu
topraklarda Sakarya’da, İzmir’de, Dumlupınar’da öyle bir tokat yediler ki
ikinci yüzyılımızda adımlarını çok daha dikkatli atacaklardır. Bu anlamda kamu
yönetiminin içte ve dışta güçlü bir idare, bir yönetim tarzı ortaya koymasının
ne kadar önemli olduğunu vurgulamak isterim. Uzunca zamandır birilerinin
gündemini takip eden, oyun kurulan bir ülke değil gündem belirleyen ve oyun
kuran bir ülke noktasına geldik. Bu güç, gerçekten kamu idaresinin gücünden
kaynaklanıyor. İçte bunu gösterdik dışımızdaki ülkeler de bölgede bizim
inisiyatifimiz olmadan plan kuramayacaklarını anladılar. Türk Devletleri
Topluluğu kurulması ile dışta da bunu dünyaya ilan ettik. İnşallah önümüzdeki
günlerde IMF benzeri bir para fonu oluşturulmasıyla da dünyaya karşı dik duran
bir Türk Devletleri Topluluğu olacaktır. Akademisyenler olarak gençlerimize
sadece kitabi bilgileri değil, ülkemizin dünyadaki konumunu, konjonktürdeki
yerini, yapmak istediklerimizi, hedeflerimizi, gönül coğrafyamızla birlikte
neler yapmamız gerektiğini mutlaka anlatmalı ve bu konularda farkındalık
kazanmalarını sağlamalıyız. Milletimizin yardımsever olduğunu kimse inkâr
edemez. Yurtdışında yaptığım okumalar kapsamında komşuluk ilişkileri, gönül
coğrafyası ilişkileri ve mazlumlara yardım konusunda ne kadar cömert ve samimi
olduğumuzu kimse inkâr edemez. 1492’de Sultan II. Bayezid, Endülüs’te zulüm
altındaki Müslümanları ve Yahudileri Cezayir ve İstanbul’a taşımıştır. 2. Dünya
Savaşı’nda ciddi bir soykırım noktasına gelmiş olan Yahudilere Türkiye
Cumhuriyeti’nin kucak açtığını görüyoruz. Ancak Gazze’de yaşanan olaylar
bizlere bu tarihi gerçeklerin unutulduğunu gösteriyor. Günümüzde tahıl
koridorunun oluşturulmasında Türkiye’nin neler yaptığını gençlerimiz dikkatle
incelesinler. Ülkemizde çok güçlü bir kamu idaresi var. Türkiye Yüzyılı’nda
daha ileri gidebilmek, yanlışların hesabını sormak ve aleyhimize yapılan
çalışmaları engellemenin yolu içte ve dışta güçlü bir birlik inşasından
geçiyor. Sayın Valimiz başta olmak üzere forumun düzenlenmesinde emeği
geçenlere, Prof. Dr. Hasan Yaylı ve ekibine, Yahşihan Belediye Başkanı Osman
Türkyılmaz’a, akademisyenlerimize ve öğrencilerimize, özel olarak da Prof. Dr.
Sayın Ruşen Keleş’e teşekkür ederim” dedi.
Kırıkkale
Valisi Mehmet Makas, “Bizler öyle bir ecdadın torunlarıyız ki Orhun
abidelerinde devleti tanımlarken; açı doyuran, çıplağı giydiren diye anlatıyor.
Daha sonra şeyh Edebali hazretleri ile vücut bulan insanı yaşat ki devlet
yaşasın şiarıdır. Bu yüce Türk milleti kutlu yürüyüşünde her zaman insanı
odağına almış, vatandaş odaklı hareket etmiş ve vatandaş memnuniyetini
sağlayabildiği müddetçe de bu kutlu yürüyüşünü yükselerek sürdürmüştür. Ne
zamanki insanı yaşat ki devlet yaşasın şiarından ve tarihi misyonundan, istikametinden
sapmalar olduysa farklı çöküşler de yaşamışızdır ama o kutlu yürüyüşte 17
devlet kurmuşuz. ‘Devlet ebet müddet’ gözüyle bakmışız, ‘Devlet başa kuzgun
leşe’ şiarıyla bakmışız. Sayın
Rektörümüz belirttiler bu kutlu yürüyüşte, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’
temelinden hareketle en büyük şiarından biri de merhamet olmuştur. Dünyada ne
zaman yüce Türk milleti sahnede oyun kurucu olarak yer almışsa, üç kıtada Çin Seddinden
Adriyatik’e kadar at koşturabildiyse bir nizam vardır. Türk milletinin diğer bir
özelliği, dünyaya nizam vermek için yaratılmış bir millet olmasıdır. Osmanlının hâkim olduğu dönemde, bugün Gazze’de
yapılan insanlık dışı bir harekete şahit olabildik mi? Okuyabildik mi
okumalarımızda? Hayır. Ne zaman Türk milleti Dünyada hâkim olduysa dünyada
adaleti, hoşgörüyü yaymış, insan haklarına saygı duymuş ve merhametle,
dedelerinin abidelerde belirttiği üzere açı doyurmuş, çıplağı giydirmiştir.
Bugün Anadolu coğrafyası dünyadaki tüm mazlumların adeta şemsiye altına
girdiği, son kale olarak sığındığı bir topraktır. Gazze’de şahadete eren tüm
kardeşlerimizi rahmetle anıyor ve bir an
önce oradaki zulmün bitmesini temenni ediyoruz. Türk milleti sadece kendi
soydaşına değil kendi ümmetine, dindaşına değil; tüm dünyaya, gayri müslim dahi
olsa, tüm insanlığa merhamet yaymak adına, nizam vermek adına yaratılmıştır ve
Allah bize tekrar Türk milletinin dünyaya nizam vereceği günleri göstermeyi
nasip etsin” dedi.
Cumhuriyetin
yüzüncü yılında bugün burada olmamızı sağlayan Atatürk’ü rahmetle anan Vali
Mehmet Makas, “Cumhuriyetimizin yüzüncü yılındayız. Bugün burada Vali olarak
sizlere hitap edebiliyorsam ve öğrencilerimiz Kırıkkale’de güzel bir eğitim
alabiliyorsa bunu biz Atatürk’e borçluyuz. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında,
onun çizdiği hedefler doğrultusunda bu milletin muasır medeniyetler seviyesini
yakalayacağına da sonsuz inancımız var. İnşallah bu kutlu yürüyüş en yüksek
seviyede tüm dünyada adaleti sağlayan ve dünyanın ilk 10 ekonomisinde yerini
alan bir Türkiye Cumhuriyeti ile taçlanacaktır” şeklinde konuştu.
Konuşmaların
ardından program, Prof. Dr. Ruşen Keleş’in “Türkiye’de Yönetim Kültürü ve Kamu
Yönetimi” konulu açılış dersi ile devam etti.
Ders
sonrasında Kırıkkale Valisi Mehmet Makas, Rektörümüz Prof. Dr. Ersan Aslan ve
KAYFOR23 Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hasan Yaylı, verdiği değerli
bilgiler ve katılımları dolayısıyla Prof. Dr. Ruşen Keleş’e teşekkür ederek
şehrimizin sembollerinden olan Çeşnigir Köprüsü’nün resmedildiği çini tablo ve
23. Uluslararası Kamu Yönetimi Forumu teşekkür belgesi verdiler.
Kırıkkale
Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu
Yönetimi Bölümü ev sahipliğinde ve yerel paydaşların katkılarıyla düzenlenen
KAYFOR 23’te iki gün boyunca ikisi açılış ve kapanış oturumları olmak üzere
toplam 30 oturum düzenlenecek.
Kamu
yönetimi, cumhuriyet, yerel yönetimler, dijitalleşme, federalizm, afet
yönetimi, göç, personel yönetimi, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, siyaset,
kentleşme, çevre, politik analiz ve kültür ana başlıkları altında toplam 140
bildirinin sunulacağı etkinlikte bunlara ek olarak akademik metin yazma ve
akademik sunum hazırlama konularında Akademik Gelişim Atölye çalışmaları da
yapılacaktır.
23.
Uluslararası Kamu Yönetimi Forumu, 29 Ekim günü yapılacak Kırıkkale gezisi ve
Atatürk Anıtı’na çelenk sunumuyla sona erecek.