Üniversitemizde,
Kutlu Doğum Haftası münasebetiyle İslami İlimler Fakültesi ve İl Müftülüğü
tarafından “ Kuranı Kerim ve Sünnette Güven Toplumunun Esasları” konulu panel
düzenlendi. Moderatörlüğünü Doç. Dr. Mevlüt Erten’in yaptığı panelde konuşmacı
olarak, Kırıkkale İl Müftüsü Şahin Yıldırım, Üniversitemiz öğretim üyeleri Yrd.
Doç. Mesut Cevher ve Yrd. Doç. Muhammed Güngör yer aldı.
Güven Meselesi Dinin Öz
Noktalarından Birisidir
Kuranı
Kerim tilaveti ile başlayan panelin açılış konuşmasını Rektör Yardımcımız Prof.
Dr. Nihat İnanç yaptı. Prof. Dr. İnanç,
“Bir toplumun temelinde güven yoksa o toplum hakkında çok fazla bir şey
konuşabileceğimizi sanmıyorum. Hz. Muhammed’i (sav) anlamak sadece salavat
getirmek, tesbihatlarla sınırlı tutmak demek değildir. Hz. Peygamber’i anlamak
ve öğretisini yaşamak Hz. Peygamber’e mektebi bir bağlılığı gerektirir. İslam
coğrafyasında yaşayan bizler ve kendini Müslüman olarak tanımlayan insanlar Hz.
Muhammed’i (sav) mektebi olarak anlamış ve yaşamış olsalardı emin olun ki İslam
coğrafyası bu zilleti yaşamamış olurdu. Güven meselesi dinin öz noktalarından
birisidir. Bir hadisi şerifte müminlerin emanete hıyanet etmeyen, sözlerinde
duran ve yalan konuşmayan kişiler olduğu belirtiliyor. Bu üçünü yapanlar
münafık olarak tanımlanır. Kendi zaaflarımıza İslami kavramları kılıf yapıp
zaaflarımızı meşru gösterme yoluna girmemeliyiz. Bugün adı ‘İslam ülkesi’ olan
ülkelere baktığımızda kendi güvenliklerini
‘müşrik’ olarak tanımlanan ülkelerde arıyorlar. Bu zül olarak bize
yeter. Birbirimize güvenmememiz en büyük problemlerimizden birisidir”dedi.
Müminler Birbirine
Yardımcı ve Güvenilir Olmalı
Açılış
konuşmasının ardından programın panel kısmına geçildi. Üniversitemiz öğretim
üyesi Yrd. Doç. Mesut Cevher Kuran ve Sünnet’te Güven Kavramını anlattığı konuşmasında,
“Hz. Peygamber (sav) bizim için en güzel örnektir. Peygamber Efendimiz (sav)
‘Size benden sonra öyle bir şey bıraktım ki eğer onlara sımsıkı sarılırsanız
asla dalalete sapmazsınız. Bunlar Kuran ve sünnettir’ diyor.
Allah bizler için Kuranı Kerim’de Tevbe Suresi’nde çok keskin bir kural
koyarak mümin erkeklerin ve mümin kadınların birbirinin dostu ve yardımcısı
olduğunu, birebirlerine karşı güvenilir olduklarını belirtiyor. Buhari’de geçen
bir hadiste Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) üç kere ‘Vallahi mümin olamaz’
diye yemin ediyor. ‘Kim mümin olamaz ya Resulullah (sav)?’ diye kendisine
sorulunca da komşusunun şerrinden emin olmadığı kimsenin mümin olamayacağını
söylüyor. İmanın şartı olarak komşun, dostun senden emin olmalıdır. Fıkıh
alimleri aynı şehirde yaşadığın insanların senin komşun olduğunu söylemektedir.
Peygamber Efendimiz (sav) mümin olabilmek için kalbin ve dilin bir olması
gerektiğini söylüyor. Nezaket gereği görerek insanların yüzüne karşı
söylemediğimiz şeyleri arkalarından söylüyoruz. Bu nezaket değil nifaktır.
Doğru ve güvenilir bir mümin olmak imanın gereklerindendir” dedi.
Toplumda Adalet Ve
Hakkaniyet İnancının Yer Alması Gerekir
İnsanın
can, mal, akıl, nesil ve din konusunda kendini güvende hissetmek istediğini
söyleyen Üniversitemiz öğretim üyesi Yrd. Doç. Muhammet Güngör, “Güven, inanmak
fiilinden geliyor. Eğer insanlar bu beş hususta kendilerini güvende
hissetmiyorlarsa, sıkıntı yaşıyorlarsa, çevresindeki insanların kendilerine
zarar verecek endişe ediyorsa bu insanın sağlıklı bir birey olduğundan
bahsedemeyiz. Dolayısıyla ne kadar güvenilir olduğumuzu sorgulamak zorundayız.
Güven toplumunu göremiyoruz. İnsanlar kendilerini şüphe, tereddüt içinde
hissediyorlar. Öyle ki artık pazardan yaptığımız alışverişten ulusal
politikalara kadar bir güvensizlik durumu söz konusu. Güven, bireyin kendisinde
başlayan Uluslararası ilişkilere kadar devam eden bir durumdur. Adalet ve
hakkaniyet inancının yer alması gerekir bir toplumda. Eğer bir toplumda adalet,
yara aldıysa insanlar artık adaleti kendileri tahsis etmeye başlayacak. Bu da
toplumun ciddi anlamada bozulmasına, hak ve hukuk dinlememesine, kendi
adaletlerini kendileri gerçekleştirmesi noktasında sıkıntı yaşamalarına neden
olacaktır. ” dedi.
Peygamber Efendimizin
Güveni Hem Müminlere Hem De Müşriklere Örnek Olmuştur
Kırıkkale
İl Müftüsü Şahin Yıldırım Allah’ın Kuranı Kerim’i bizlere emanet ettiğini
söyleyerek, “ İlahi vahiy gelmeden önce Muhammed-ül Emin olarak anılan Peygamberimiz (sav) hayatı
boyunca bu güvenilirliğinin aksine bir şey yapmamıştır. Allah Kuranı Kerimi
emanet olarak ifade ediyor ve biz insanlara emanet ediyor. Emin ve güvenilir
olan Peygamberimiz (sav) o güveni hem müminlere hem müşriklere örnek olarak
gösteriyor. Düşmanları bile Peygamberimizin (sav) emin olduğunu söylüyordu”
dedi.
Panel
sonunda Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Nihat İnanç tarafından konuşmacılara
plaket takdim edildi. Etkinlik programa katılanlara gül verilmesi ile sona
erdi.









