
Üniversitemiz
Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölümü tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli
Birlik Günü münasebetiyle “15 Temmuz Darbe Teşebbüsü ve Geleneğin İmhası” konulu
seminer düzenlendi. Seminerin konuşmacısı Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu’ydu.
Üniversitemiz Yahya Kemal Salonu’nda gerçekleşen seminere idari ve akademik
personelimiz katıldı.
Konuşmasına
15 Temmuz gecesi yaşanılanları anarak başlayan ve teşkilatçı yapılara karşı
çare aramamız gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Karaismailoğlu, “Çocukluğunu bildiğiniz,
yetiştiği hali ve her tavrı bildiğiniz bir kişi uçaklara, ‘orada kalabalık
varsa bombayı atın’ diyen kişiye dönüştü. Köylüsü, sevdiği, başarılı olsun diye
dua ettiği kişi o hale dönüşüyor. Şu anda gençlerimizle aramızda mesafe var. Bu
mesafelerin oluşmasında böyle gizli, saklı, teşkilatçı yapıların tabii ki büyük
bir katkısı var. Mevlana’nın dediği gibi, derde düşmeden çare aramak lazım.
Tedbiri hep beraber vakalar önümüze gelmeden önce alalım” dedi.
Ülkede
din ile alakalı konuların istismar edildiğine dikkat çeken Prof. Dr.
Karaismailoğlu, “Bu ülkede dini duygular ortaya çıkarıldığında kim geri durmaz?
Dolayısıyla en kolay istismar kapısı bu taraftan oluşabiliyormuş. Bunu bu
teşkilatçı yapıda gördük. Dinin samimi,
insanları ferahlatıcı, canlandırıcı, enerjik olan kısmını hisseden bir topluma
dönüşmemiz lazım. Dindarlara baskı veya dini alandakilerin olabildiğince
serbest hareket etmesi; ikisi de tehlikeli bir konu. İkisini de yaşadık bu
ülkede. Dini duyguların bu kadar istismar edilebileceğini kabul edemedik, bunda
hepimizin suçu var. Gayretullah’a dokunur diye kimi yanlışları çok ifşa etmedik”
şeklinde konuştu.
Konuşmasını
Mevlana’nın ‘Olgun insanların işi açıklık ve samimiyettir, alçak kişilerin işi
hile ve arsızlıktır’’ sözü ile bağlayan Prof. Dr. Karaismailoğlu, “Bu kadar
açık ve net düsturlar varken inşallah tekrar bir yanılgıya bu toplum
düşmeyecektir, bu kadar büyük bir ikazı gördükten sonra Allah korusun” diyerek konuşmasına
son verdi.


