22 Temmuz 2020

Üniversitemiz Mezunu Şehit Aydın Çopur, Fakültesinde Dualarla Anıldı

  Üniversitemiz Mühendislik Fakültesi’nde, Şehit Aydın Çopur’u ve 15 Temmuz Şehitlerini Anma Programı yapıldı. Programa, Üniversitemiz Mühendislik Fakültesi mezunu 15 Temmuz Şehidi Aydın Çopur'un babası Nurettin Çopur, annesi Rukiye Çopur, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Mehmet Başalan, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhami Demir, akademik ve idari personelimiz katıldı.

  İstiklal Marşı ile başlayan program 15 Temmuz gecesini ve Şehit Aydın Çopur’u anlatan video sunumu ile devam etti. Programın açılış konuşmasını yapan Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhami Demir,  “15 Temmuz darbe girişimini halkımız ölümü göze alarak başarısızlığa uğratmıştır. Başta Aydın Çopur olmak üzere tüm şehitlerimiz ve gazilerimiz 15 Temmuz gecesi cesaretleriyle, dirayetleriyle, kararlı ve dik duruşlarıyla tarih yazmışlardır. Şehitlerimizi her 15 Temmuz’da yad edecek ve hatıralarını gelecek nesillere aktaracağız” dedi.

  Şehit Aydın Çopur’un babası Nurettin Çopur, bir şehit babası olarak her 15 Temmuz’da acıları tazelense de hatırlanmak ve şehit olan oğlunun milletimizce sahiplenilmesinin kendilerini gururlandırdığını ifade etti. Oğlu Aydın Çopur’un kişilik olarak her ailenin sahip olmakla mutlu olacağı bir karaktere sahip olduğunu belirten  Nurettin Çopur, “Kendisi buradan Ankara’ya gezmek için gittiği halde saat 22.30 civarında yemek yediği bir mekanda darbe girişimi olduğunu duyunca ‘bugün bir şeyler yapmalıyız, vatanı bunlara bırakamayız’  diyerek hemen harekete geçiyor. Oğluma askeri okulda iken yapılan işkence ve zulümler var. Oğlum bunların tek kelimesini bile anmadı. 15 Temmuz olunca biz bunları arkadaşlarından, basından, daha sonra kendisine komuta eden subayların hapse atılmasıyla öğrendik. Bize tek kelime etmedi ama askeri okulda ‘bizden değilsin’ diye işkenceye maruz bırakılmış. İlkokuldan beri çocuğumun hayali sadece pilot olmaktı. Oğlum askeri okul sınavını kazandı ve Işıklar Askeri Lisesi’ni bitirdi. Okulu bitirince yapılan sağlık taramasında doğruluğu tartışılır şekilde gözünde miyop olduğu söylendi ve Kara Harp Okulu’na sevk edildi. Pilotluk hayali biten oğluma Kara Harp Okulu’nda da ‘ya siz bırakırsınız ya da bir şekilde sizi atarız’ diyorlar. Bunları 15 Temmuz sonrasında arkadaşları söyledi” dedi.

  Yaşanan olaylar neticesinde oğlunun kendisine subay olmaktan vazgeçtiğini söylediğini, oğlunun hayalleriyle oynandığını ifade eden Nurettin Çopur, “Ben kendisini Harp Okulu’ndan aldım ve Kırıkkale Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’ne geldim. Oğlum buradan mezun oldu. Biz de kendisine destek olalım, askeri eğitimin ardından sıcak aile yuvası görsün diye Kırıkkale’ye yerleştik ve hala buradan ayrılamadım. Çünkü yavrumun anıları var buralarda.” dedi.

  Nurettin Çopur, oğluyla şehitlik üzerine yapmış olduğu bir konuşmayı dinleyicilerle paylaştı.  Nurettin Çopur, “Oğlum bir Ramazan Ayı’nda annesine, ‘Anne sen şehit annesi olsan üzülür müsün? Yürekten söyle dudaktan değil’  dedi. Ben de kendisine ‘ Oğlum şehitlik sana mı kalmış. Sen artık asker de, polis de değilsin. Bu saatten sonra şehitlik nasıl olacak?’ derdim. Cevap da alamazdım. Meğerse Allah, isteyene bir şekilde karşılık veriyormuş. Ben oğlumun Allah’ın sevgili bir kulu olduğuna inanıyorum. Yaşantısını da çok yakından bildiğim için o rahatlık, o huzur, acımı bir nebze olsun bastırıyor. Allah-ü Teala şefaatine nail eylesin. Bizler de inşallah O’na ve Peygamberimize (S.A.V.) komşu oluruz” şeklinde konuştu.

  Programda konuşma yapan Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Mehmet Başalan, 15 Temmuz’un anılarımızın tazelendiği ve büyük bir gurur yaşadığımız bir gün olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Mehmet Başalan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Eminim hepimizin bu günden edindiği tecrübeler, ödediği bedeller var. En büyük bedeli ödeyenler de 251 şehidimizin aileleridir. Bugünleri unutmamak ve o şehitlerin muhteşem şehadetlerini bu salonlarda yaşatmak, anlatmak  bizlerin görevidir. Bir unutmamamız gereken şey de bu mel’un çetenin hepimize bedel ödetmek için neler yaptığıdır.

  FETÖ davalarında mağduriyetler yaşandığı algısı oluşturarak şehitlerimizi, 15 Temmuz’da yaşananları hafife almanın asla kabul edilemeyeceğini, Türk Yargısının görevini layıkıyla yaptığını belirten Prof. Dr. Mehmet Başalan, programın hazırlanmasında emeği geçenlere ve başta Çopur Ailesi olmak üzere katılanlara teşekkür etti.