08 Eylül 2016

Kurban Bayramı Yaklaşırken Bu Detaylara Dikkat

Kurban Bayramı Yaklaşırken Bu Detaylara Dikkat

Kurban Bayramı’na sayılı günler kala Kırıkkale Üniversitesi Veteriner Fakültesi vatandaşlarımızı ve kamuoyumuzu kurbanlık seçimi, kurban kesimi ve hijyen hakkında bilgilendirmek adına önemli açıklamalarda bulundu.

Kırıkkale Üniversitesi Veteriner Fakültesi Zootekni Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bora Özarslan kurbanlık seçiminde dikkat edilmesi gereken hususlara değinirken, Gıda Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aylin Kasımoğlu Doğru kesim hijyeni ve etin muhafazası hakkında dikkat edilmesi gereken hususlarda bilgilendirmede bulundu.

Hangi Hayvanlar Kurbanlık Olarak Kesilebilir?

Koyun, keçi, sığır, manda ve deveden kurban olabileceğini, bunların dışındaki hayvanların kurban olarak kesilemeyeceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Özarslan “Kurban edilecek hayvanın, sağlıklı, uzuvları tam ve besili olması, hem ibadet açısından, hem de sağlık bakımından önem arz eder. Bu nedenle, kötürüm derecesinde hasta, zayıf ve düşkün, bir veya iki gözü kör, boynuzlarının biri veya ikisi kökünden kırık, dili, kuyruğu, kulakları ve memesi kesik, dişlerinin tamamı veya çoğu dökük hayvanlardan kurban olmaz” dedi.

Kurbanlık Hayvanın Fiziksel Özellikleri Nasıl Olmalıdır?

 Kurbanlık seçerken hayvanların fiziksel özelliklerine dikkat etmemiz gerektiğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Bora Özarslan, hayvanların normal davranışlar, duruş, yürüyüş, vücut yapı ve şekline sahip olmaları, tüylerinin düzgün ve parlak olması, gözlerinin canlı bakması, geviş getirmesi ve solunumunun düzgün olması gibi kriterlerin sağlık belirtisi olarak değerlendirildiğini ifade etti. Gelişmesini tamamlamamış veya etleri olgunlaşmamış çok genç hayvanların, gebe hayvanların, bir hafta önce doğum yapmış hayvanların, kesilmelerine ise yasal olarak izin verilmediğini belirten Yrd. Doç. Dr. Bora Özarslan,  “Ancak, hayvanın doğuştan boynuzsuz olması, şaşı, topal, bir kulağı delik veya yırtılmış olması, kurban edilmesine mani teşkil etmemektedir” diye konuştu. 

Kurbanlık Hayvan Kaç Yaşında Olmalı?

Hayvanların kurban olarak kesilebilmeleri için devenin 5; sığır ve mandanın 2; koyun ve keçinin 1 yaşını doldurmuş olması gerektiğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Özarslan; “Belirtilen yaş sınırlarını geçtikleri halde süt dişlerini değiştirmeyen hayvanlar da kurban edilebilir. Bunun yanında, 6 ayını tamamladığı halde hızlı büyüme ve gelişme göstermesi nedeniyle bir yaşını doldurmuş gibi görünen koyunlar da kurban edilebilir” dedi..

Sığırda Dişlerden Yaş Tayini

Sığırda sadece alt çenede ve çenenin ön kısmında bulunan kesici dişlere bakılarak yaş tayini yapılabileceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Bora Özarslan “Kesici dişler süt ve kalıcı dişler olarak ikiye ayrılır. Süt dişleri kalıcı dişlere göre daha beyaz ve küçük olup, parmakla dokunulduğunda oynarlar. Kurbanlık sığırda “kapak atma”  olarak adlandırılan iki yaşında olma şartı, hayvanın ağzını açtığımızda en az iki tane kalıcı dişinin olmasıdır. Kalıcı dişler rengi, büyüklüğü, diş etine sağlamca bağlanması ile kolayca yan taraflarında bulunan süt dişlerinden ayrılırlar” şeklinde konuştu.

Kesim Hijyeni ve Etin Muhafazası Nasıl Olmalıdır?

Kesim hijyeni ve etin muhafazası hakkında önemli bilgiler veren Veteriner Fakültesi, Gıda Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aylin Kasımoğlu Doğru ise Sağlıklı bir kurban kesimi ve kaliteli et elde edebilmek için kesim öncesi aşamadan itibaren bazı püf noktalarının bilinmesi, hem ibadetin Diyanet İşleri Başkanlığı’nın tavsiyeleri doğrultusunda yapılabilmesini sağlayacak, hem de çevre ve halk sağlığının korunmasında yararlı olacaktır” dedi.  Prof. Dr. Aylin Kasımoğlu Doğru bu kapsamda yardımcı olabilecek kriterleri şu şekilde sıraladı:

- Kesim esnasında yaralanmaları önlemek ve hayvan hastalıklarının belirlenebilmesi için, kurban kesimlerinin mutlaka Veteriner Hekim gözetiminde, kasaplar tarafından ve belediyeler tarafından hazırlanan kesim yerlerinde yapılması,

- Kanın iyi akıtılabilmesi ve elde edilen etin üstün kalite niteliklerine sahip olması için, hayvanların sıcak mevsimlerde kesimden önce 12 saat dinlendirilmesi ve hayvanların kesim öncesinde yorulmaması ve kötü davranışlardan kaçınılarak strese neden olunmaması,

- Sindirim sisteminin boşalmasını sağlayarak, iç organların çıkarılması aşamasında, etin bulaşmasını engellemek için, hayvanlara kesimden önceki 12 saat süresince yem verilmemesi ve sadece su verilmesi,

- Çıkarılan iç organların içerikleri ve yenilmeyen kısımlar uygun poşetlere konulup, ağzı sıkıca bağlanarak yerleşim yerlerinden uzaklaştırılmalıdır. Bazen karaciğer, akciğer gibi iç organlarda kist (içi sıvı dolu kese) vb oluşumlara rastlanmakta ve bunlar insanlar tarafından tüketilmediğinden ziyan olmasın diye kedi ve köpeklere yedirilmektedir. Bu son derece riskli bir davranıştır. Kistli iç organlarda bulunan parazitler, kedi ve köpeklerde geliştikten sonra,  insanlara bulaşmaktadır. İnsanlar ve hayvanlar için tüketime uygun olmayan,  imha edilmesi gereken kısımlar kazılan derin bir çukur (2 m) içerisinde toplandıktan sonra üzerine sönmemiş kireç dökülerek, köpek vb hayvanların ulaşamayacağı şekilde iyice kapatılmalıdır.

- Kesim sonrasında etlerin hemen tüketilmeye başlanmasına bağlı olarak, etin zor pişmesi ve sert olması, kolay çiğnenememesi gibi şikayetlerle sık karşılaşılmaktadır. Bu durum, etin olgunlaşmasının tamamlanmamasından ileri gelmektedir. Olgunlaşmayı sağlamak için, kesimi takiben 12-24 saat süreyle buzdolabı sıcaklığında (4°C) bekletilerek soğutulmalıdır. Bu şekilde soğutulan etler daha sonra parçalanarak soğuk depolarda veya derin dondurucuda muhafaza edilebilirler.