Üniversitemiz Tıp Fakültesi, 20. Dönem Mezunları için
Üniversitemiz stadyumunda mezuniyet töreni düzenledi. Ailelerin,
öğrencilerimizin mezuniyet sevincine ortak olduğu törene Rektör Yardımcımız
Prof. Dr. Erol Yılmaz, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Esra Dilek Keskin, Dekan
Yardımcısı Prof. Dr. Atike Tekeli Kunt, Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr.
Turgut Deniz, Tıp Fakültesi Başhekim Yardımcısı Doç. Dr. Adnan Özdemir,
akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimizin aileleri ve yakınları
katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programın açılış
konuşmasını Tıp Fakültesi 2022-2023 dönem birincisi Zehra Kaya yaptı. Kaya
konuşmasında “Sayın Rektör yardımcım, sayın dekanım ve dekan yardımcım,
kıymetli başhekimim ve başhekim yardımcılarım, saygıdeğer hocalarım, sevgili
asistan abi-ablalarım, çok kıymetli arkadaşlarım ve değerli aileleri hepiniz bu
özel günümüzde mezuniyet törenimize hoş geldiniz, şeref verdiniz. Bugün burada
tüm dönem arkadaşlarım adına bu konuşmayı yapmaktan mutluluk ve onur duyuyorum.
Bizler 6 yıl öncesinde -kimi arkadaşım için daha uzun yıllar önce- Türkiye’nin
dört bir yanından çıktığımız bu serüvene, heyecanla başladığımız fakültemize
bugün veda ediyoruz. Bugün hayatımızın en gururlu gününü yaşarken diğer yandan
vedalaşmanın hüznü içerisindeyiz. Bugünlerin hayalini
lise sıralarında kurmaya başladık. Zor sınavlardan geçtik ve daha zorlarının
beklediğini bile bile hekim olmaya aday olduk. Güzel hayallerle, hekim
olabilmenin gururuyla başladık ilk günlerimize. 3. sınıfın sonlarında tüm
dünyayla birlikte tanıştığımız, pandemi ile karşılaştık. Birkaç hafta
zannederek uzaklaştığımız fakültemize uzun süre dönemedik. Kliniklere ilk
adımlarımızı pandeminin gölgesinde attık. Tüm dünyayla birlikte bizler de bu
hastalıkla mücadele ederken bir yandan da bu dönemi eğitimimiz için en hasarsız
şekilde atlatmak için uğraştık. Tüm dünyada olduğu gibi, en ön saflarda çalışan
birçok meslektaşımızı ve sağlık çalışanlarımızı kaybettik. Tüm
kaybettiklerimizi minnetle anıyorum. Bu yıl inturn hekimler olarak ilk defa
hastalarla baş başa kaldık, servislerde çalıştık, nöbetler tuttuk. Tüm asistan
abi-ablalarıma, tüm arkadaşlarıma bu yollardan geçtiğimizi unutmadan
sürdüreceğimiz, vicdanlı bir meslek hayatı diliyorum. Ve tüm hocalarımdan
kliniklerde ellerini intern hekimlerin üzerinden çekmemelerini rica ediyorum”
dedi.
Doktorlara ve sağlık personeline yönelik şiddete değinen
Zehra Kaya, “Bu zorlu serüvenin en başındaysa, fakülteye başladıktan sonra
hocalarımız tarafından bize öğretilen ilk kural ‘önce zarar verme’ oldu ve
bunun önemini hastalarla tanıştıkça daha iyi anladık. Bizler, tüm
meslektaşlarımız, hocalarımız bu ilkenin ışığında hastalarımıza yararlı olmaya
çalıştık. Çokça uykusuz gecemiz, gidemediğimiz tatilimiz oldu. Bizler sınavlara
çalışırken yaşıtlarımızın gezip eğlendiğini izlediğimiz çokça zaman oldu. Onca
çalışmanın, fedakârlığın ardından istediğimizse bir küçük tebessümdü belki ama
en büyük zararları da onlar için çabaladığımız hastalarımızdan aldık. Fakülteye
başlarken öğrendiğimiz ‘önce zarar verme’ ilkesi, fakülteyi bitirirken ‘önce
zarar görme’ ye dönüştü. Görevimiz başında istedikleri ilacı, usulsüz raporları
yazmadığımız için sözlü şiddete maruz kaldık-tehdit edildik. Görevi başında
katledilen tüm meslektaşlarımızı saygı ve minnetle anıyorum. Ölüm döşeğinde
‘Beni Türk hekimlerine emanet edin’ diyerek bizleri onurlandıran Kemal
Atatürk’ten, doktor dövebilmenin özgürlük olarak bahsedildiği bir noktaya
geldiğimiz bugünlerde, ‘hekimler’ halkın önünde itibarsızlaştırılmaya
çalışılıyor ve hedef gösteriliyor. Ancak bizler tüm bunlara rağmen açtığı
yolda-gösterdiği hedefe doğru büyük bir tutkuyla bu mesleği yapma arzusu
duyuyoruz ve korkmadan, güven içerisinde mesleğimizi icra edeceğimiz günleri
umut ediyoruz. Bu özel günde kıymetli vaktinizi daha fazla almadan sözlerimi
birkaç teşekkürle sonlandırmak isterim. Öncelikle hayatımın her anında yanımda
olup beni destekleyen, bana her daim güvenen anne-babama ve kız kardeşlerime ve
bu uzun yolun her anında yanımda olan erkek arkadaşıma, bu fakülteyi birlikte
okumaktan çok keyif aldığım tüm dönem arkadaşlarıma ve onlar adına kıymetli
ailelerine, bilgilerini-tecrübelerini bizlere aktaran, bizi mesleğe hazırlayan
hocalarımıza teşekkür ederim. Tüm arkadaşlarıma vicdanlarının sesini hep
duydukları, huzurla sürdürecekleri bir meslek hayatı diliyorum” şeklinde
konuştu.
Genç hekimleri tebrik eden Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Esra Dilek Keskin, “Sayın Rektör yardımcımız, değerli öğretim üyeleri, sevgili
mezunlarımız, mezunlarımızın aileleri ve yakınları, Kırıkkale Üniversitesi Tıp
Fakültesi 20. Dönem Mezunları Diploma Töreni’ne hoş geldiniz. Pırıl pırıl 142
öğrencimizi hekim olarak yetiştirmenin heyecanını, gururunu ve mutluluğunu
yaşıyoruz. Sevgili mezunlarımız, büyük zorluklar ve fedakârlıklarla
geçirdiğiniz yaşamınızdaki en önemli 6 yılı geride bırakıp hekim olmanın haklı
gururunu yaşıyorsunuz. Bu nedenle sizleri ve ailelerinizi yürekten tebrik
ediyorum. İlk mezunlarını 2004 yılında veren Tıp Fakültemizden sizlerle
birlikte 1521 değerli hekim yetişmiş oluyor. Öğrencilerimizi donanımlı hekimler
olarak yetiştiren, onlara yoğun emek hocalarımızı tebrik ediyor ve
teşekkürlerimi sunuyorum. Sizlerin Fakültemizde aldığı temel tıp ve klinik
beceri eğitimleri ilerdeki meslek hayatınızı şekillendirecek. Aldığınız
eğitimle topluma duyarlı, bilginin ve akademik düşünmenin önemini kavramış,
merak eden, araştıran, hastasını daime öncelikleri arasında tutan, takım ruhunu
benimsemiş, ekip değerlerine önem veren hekimler olarak yetiştirmeyi
hedefledik. Bilgili, donanımlı, teknolojik gelişmeleri yakından takip eden,
iletişim becerisine sahip hekimler olmalısınız. Zamanla gelişecek tecrübenizle
başarınızın katlanarak artacağını göreceksiniz. Meslek hayatınızda bazı problemler
de karşılaşacaksınız. Yardımcı personel eksikliği, mali sorunlar ve teknik
altyapı eksiklikleri ile karşılaşabileceğiniz gibi hekime şiddet ve
mesleğimizin itibarsızlaşması gibi çözülmesi gereken çok ciddi sorunlarımız
var. Tüm olumsuzluklara rağmen hekimler olarak elimizden gelenin en iyisini
yapmak için çaba sarf ediyoruz. Sevgili genç meslektaşlarım, sizler ülkemiz
için çok kıymetli değerlersiniz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Hayatta en
hakiki mürşit ilimdir” sözünü hiç aklınızdan çıkarmayın. Meslek ahlâk
ve onurundan taviz vermeden mesleğinizi icra etmenizi bekliyoruz. Sizleri
kutluyor ve tebrik ediyorum” dedi.
“Bu Vatan İçin Can
Verenleri Unutmadan Hizmet Edeceksiniz”
Genç hekimlerin ‘Yakın Geleceğin Büyük Türkiyesi’ne önemli
katkıları olacağını ifade eden Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Erol Yılmaz,
“Değerli hocalarım, çok kıymetli aileler, değerli misafirler ve bugün
itibariyle hekim olan genç arkadaşlarım hepinizi sevgi ve saygıyla
selamlıyorum. Sözlerime başlarken Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Ersan Aslan’ın da
selamlarını sizlere iletiyorum.
Değerli Hocalarım… Hekim olma idealiyle ilk ve ortaöğrenim
yıllarını tamamlayan gençlerimiz, aileleri tarafından 6 yıl önce Tıp
Fakültemizdeki siz değerli hocalarımıza emanet edildiler. Sizler öğrencilerinize
6 yıl boyunca öğretmen olmanın ötesinde yeri geldiğinde abi, abla, anne ve baba
oldunuz. Bugüne ulaşmalarında çok önemli bir rol oynadınız. Hepinizi gönülden
tebrik ediyorum.
Kıymetli anneler ve babalar… 4 yıl önce sizlerin oturduğu
yerde oturan bir hekim babası olarak sizlere hitap ediyorum. Yaşadığınız haklı
gururun herhalde tarifi yok. Ben de kızımın mezuniyet töreninde sizlerin şu an
yaşadığı duyguları yaşamıştım. Dolayısıyla ailelerin 6 yıl boyunca yaptığı
maddi ve manevi fedakârlıkları birebir yaşadığım için çok iyi biliyorum.
Sizleri çok iyi anlıyor ve siz kıymetli anne ve babalara gönülden teşekkür
ediyorum. Sizler ve hocalarımız 6 yıl boyunca el birliğiyle mücadele etmeniz
sonucunda aziz vatanımız 142 hekim daha kazandı.
Sevgili mezunlarımız… Altı yaşında sahaya çıkmış,
dolayısıyla Türkiye’nin yarım yüzyılını çok net hatırlayan biri olarak ifade
etmek isterim ki, aziz vatanımız son elli yılda çok büyük aşamalar
kaydetti. Bu zaman zarfında taş üzerine taş koyan kim varsa yaşayanları
minnetle, ebediyete irtihal edenleri rahmetle anıyorum. Bugün genç hekim
arkadaşlarımız, ailelerinin ve yakınlarının karşısında gururla duruyorlar.
Güzel vatanımızda bu güzel günü yaşayabilmemizi, vatanımızı ve kutsal
değerlerimiz korumak için canını hiçe sayan kahramanlara borçluyuz. Bir dönem
mezun vermeyen İstanbul Tıp Fakültesi’nin öğrencileri gibi... Çünkü Çanakkale
Savaşı’na katıldılar ve şehit oldular. Çanakkale’nin ve aziz vatanımızın
geçilemeyeceğinin gösterilmesi sırası onlara geldiğinde hiç düşünmeden
canlarını ortaya koydular. Ülkemizde 20-30 sene önce çok daha fazla problem
vardı. İnşallah bugünkü problemler de teker teker aşılacak. Şüphesiz inanıyorum
ki, sizler kendi alanınızda, ‘Yakın Geleceğin Büyük Türkiyesi’nin kurulmasında
canınızdan geçmeden ama canınızdan geçercesine bu aziz millete en iyi şekilde,
Çanakkale’yi ve bu vatan için can verenleri unutmadan hizmet edeceksiniz.
Öğretmenlik gibi hekimlik mesleği de aşk olmadan yapılamaz. Öğretmenliğin
sağlıklı ortamlarda yapılmasına karşılık, sizler hasta veya hasta yakını olarak
insanların düşmüş hallerinde, olumsuz hallerinde ve dolayısıyla daha zor
şartlarda hizmet verdiğiniz için sizin aşkınız daha büyük ve daha güçlü. Bugün
burada genç hekimler olarak karşımızda durmanız bu aşka fazlasıyla sahip
olduğunuzu gösteriyor. Sizleri, ailelerinizi ve hocalarınızı bir kez daha gönülden
tebrik ediyorum” dedi.
Konuşmaların ardından Tıp Fakültesi’ni derece ile bitiren
öğrencilerimize mezuniyet belgeleri ve plaket verildi.
Tıp Fakültesi 2022-2023 dönem birincisi Zehra Kaya’ya
mezuniyet belgesini Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Erol Yılmaz verdi. Plaketini, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Esra Dilek Keskin’in elinden alan Zehra Kaya, mezuniyet kütüğüne ismini çaktı.
Dönem ikincisi Mehmet Sait İlhan ve dönem üçüncüsü Hüseyin
Berker İbaç’a mezuniyet belgeleri ve plaketlerini Prof. Dr. Esra Dilek Keskin
verdi.
Acil Servis’te Yılın İntern Doktoru seçilen Zehra Kaya’ya
plaketini ve teşekkür belgesini Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr. Turgut Deniz
verdi.
Öğrencilerimize hocaları tarafından mezuniyet belgesi
verilmesi ve öğrencilerimizin hekimlik yemini etmeleriyle devam eden program,
havaya kep atılması ile sona erdi.
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)