
Üniversitemiz
Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü alan uzmanlarıyla öğrencileri buluşturmak
amacıyla “İşaret Dili Konferansı” düzenledi. Konferansa, İngilizce Mütercim
Tercümanlık Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Aytaç Çeltek Kaili, İngilizce
Mütercim Tercümanlık Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Özgür Şen Bartan, İşaret
Dili Eğitmeni Bülent Tekin ve Uzman Odyolog ve İşaret Dili Tercümanı Oya
Tanyeri konuşmacı olarak katıldı. Konferansa, bölüm öğretim üyeleri ve
öğrencilerinin yanısıra üniversitemizin farklı fakülte ve bölümlerinden öğrenciler
de yoğun ilgi gösterdi.
Dr.
Öğretim Üyesi Aytaç Çeltek Kaili ve Dr. Öğretim Üyesi Özgür Şen Bartan “İşaret
Dili Nedir?” başlığı altında işaret dilini çeşitli yönleriyle ele aldılar. İşaret dillerinin sözlü diller gibi doğal
diller olduğunu belirten Dr. Öğretim Üyesi Çeltek Kaili, işaret dillerinin
genel özelliklerine ve bu alanda dünyada ve Türkiye’de yapılan çalışmalara
ilişkin bilgi verdi. Dr. Öğretim Üyesi Şen Bartan ise, Türk İşaret Dili ile
ilgili yapılan akademik çalışmalardan ve Türk İşaret Dili eğitiminin bugükü
durumundan söz etti. Şen Bartan ayrıca, Türkiye’de ilk Türk İşaret Dili Tercümanlığı Tezsiz Yüksek Lisans Programının gelecek
dönemden ve Tezli Yüksek Lisans ve Doktora Programlarının ise önümüzdeki yıldan
itibaren öğrenci almaya başlayacağı bilgisini paylaştı.
Bülent Tekin ve Oya Tanyeri konuşmalarına
işaret diliyle başlayarak sağırların işiten insanlar konuştuklarında ne
hissettiğini göstermek istediler. Bülent Tekin, “Türkiye’de Sağırlar ve Türk
İşaret Dili Tercümanlığı” başlıklı konuşmasını hem sözlü dil hem de işaret dili
kullanarak yaptı. Türk İşaret Dili eğitimine ilk olarak Osmanlı Devleti
zamanında başlandığını ancak işaret dili kullanımının geçmişte bir dönem yasaklandığını
belirtti. İşaret dilinin sağır bireyler tarafından öğrenilmesinin önemine
dikkat çeken Tekin, bu dilin evrensel olmadığına değindi. Türkiye’de sağırlar
için Türk İşaret Dili eğitmeninin yetersiz olduğunun altını çizen Tekin’e göre
sağırların Türkiye’de yaşadığı zorlukların en başında televizyon-sinema
sektörünün bu konudaki ilgisizliği, sağır okullarının kapanması, hastane ortamlarında
yetersizlikler geliyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda işaret dili
tercümanı olarak görev yapan uzman odyolog Oya Tanyeri de Özürlüler Kanunu ve
BM Engelli Hakları Sözleşmesi kapsamında Türkiye dahil pek çok ülkenin
sağırların bilgiye ve hizmete erişimlerini sağlamakla yükümlü olduğunu
belirterek söze başladı. Türkiye’de televizyon dizi ve haber çevirileri,
telefonla çeviri hizmetleri gibi işaret dilinde sunulan hizmetleri, dünyadaki
uygulamalarla karşılaştırarak anlattı. Sağır nüfusun çok azının işaret dili
eğitimine erişimi olduğunu ve bu nüfusun da çok az bir bölümünün ikidilli
(işaret dili ve konuşma dili) olduğunu belirterek sağırlara ikidilli eğitimin
verilmesinin gerekli olduğunun altını çizdi. Tanyeri ayrıca, sağırların eğitmen
ve rol model olarak istihdamının sağlanması ile birlikte sağırların bilgiye ve
hizmete erişiminin kolaylaşması gerektiğine değindi.
Konuşmacılara
plaket ve katılım belgesi verildikten sonra toplu fotoğraf çekimi ile etkinlik
sona erdi.

